12 Nisan 2022 Salı

1930'ların Animeleri

Belki biliyorsunuzdur; ben eski animeleri kronolojik sıraya göre izlemeye başladım. İzleyeceğim animeleri seçerken şu an tek kriterim Türk Anime TV sitesinde olmaları. Türk Anime TV sitesinde de en eski anime 1930 yılına ait Mura Matsuri ismindeki oldukça kısa bir animeydi. 

Bu anime hakkında yazdığım yazıda anime hakkında biraz bilgi verdim. İsterseniz BURADAN Mura Matsuri animesi hakkında yazığım yazıya ulaşabilirsiniz.

İzlediğim tek animeye göre değerlendirecek olursam bu dönemin animeleri animeye bile benzemiyorlar. Bu yüzden değerlendirilecek pek de bir şey yok.

Bu yazının ilk olması sebebiyle bundan sonra hazırlayacağım on yıllık değerlendirme yazılarının içeriği hakkında sizlere bilgi vereyim. İzlediğim animelere ait bir liste olmasını, en iyi animelerin bir listesini yapmayı ve o dönemin efsanevi animelerine biraz değinmeyi planlıyorum.

11 Nisan 2022 Pazartesi

Bilgisayar Mühendisi Mezunu Olduktan Sonra

 Şubat ayının ilk günlerinde bilgisayar mühendisliğinden mezun oldum. Mezun olmadan önce, mezun olacağıma emin olduğum zaman da aralığın son günü gibiydi.


İlk yaptığım şey: Sigarayı bırakmak ve kendi kendime parti vermek oldu. İlk bir kaç hafta böyle geçtikten sonra yüksek lisans ilanlarını ve kamu iş ilanlarını araştırmaya başladım.

Kamu iş ilanlarına başvurabilmem için e-devlette mezun belgem olmalıydı. Ama daha önce uluslararası ilişkiler bölümünden mezun olduğum için yüksek lisans ilanlarına başvurabilirdim. Ama bana uygun yüksek lisans bölümü sayısı cidden çok azdı. Uluslararası ilişkiler mezunlarını alan, ikinci öğretim veya uzaktan öğretim, tezli, hem de yabancı dil sınav notu istemeyen sadece bir bölüm bulabildim. O da Afyon Kocatepe Üniversitesi uzaktan eğitim internet ve bilişim teknolojileri bölümüydü. Ben de başvurdum. ALES ve diploma puanı olarak ilk sıralarda olmama rağmen mülakatta 20 puan vererek 20 kişiyi önüme geçirdiler. O zaman anladımki eğitime devam etmek boşuna. Çünkü bütün göstergeler benim lehimeyken bile torpilim olmadığı için yüksek lisansa almadılar. Çabalarsam herhangi bir üniversitede yüksek lisansa kabul edileceğime eminim ama verdiğim emeğe değmeyeceğine de eminim. Bir de iki sene boyunca okuması da cabası.

Durum böyle olunca ben de kamudaki iş ilanlarına bakmaya başladım. Alımları takip ettiğim site https://kamuilan.sbb.gov.tr/ burası.

Şubat ayından bu yana (11 nisan) başvurabileceğim sadece 1 tane sözleşmeli bilgisayar mühendisliği ilanı (2 kişi), 1 tane A grubu uzman yardımcılığı ilanı (3 kişi), 1 tane de sözleşmeli programcı ilanı (1 kişi) yayınlandı sadece. İlan tabii bir sürü var. Hatta bilgisayar mühendisi de en çok aranan mesleklerden. Ama bir sürü belge, sertifika, deneyim, yabancı dil vb. isteniyor. Bu yüzden de benim başvurabileceğim ilan sayısı bir hayli az oluyor.

Ben de sadece uzman yardımcılığı ilanına başvurdum. Ama onda da mülakata çağrılan en son adayın kpss puanı 89'du. Yani ben sıralamada yoktum. Daha önceki bir kaç alıma daha baktım puanlar aşırı yüksekti. O yüzden kamuya da bel bağlamamaya karar verdim. Yine alımları takip etmeye ve KPSS 'ye girmeye devam edeceğim tabii ki.

Bir diğer olanakta mevcut çalıştığım kamu kurumunda unvan değişikliği yapmak. Bunun için önce kadroya geçmem lazım. Çünkü sözleşmeli personeller unvan değişikliği sınavına giremiyor. Sonrasında da unvan değişikliği sınavı olursa girip mühendis olmaya çalışmak. 2022 yılı içerisinde bu iki olay da olacak diyorlar. Bakalım bu sene bu olanak da ihtimaller dahilinde. Ama fazla bir beklentim yok benim.

Geriye sadece bir kaç tane olasılık kalıyor. Bunlardan bir tanesi özel sektörde iş aramak. Ama işsiz sayısının çok olması, bana yaptıracakları işi myo mezununa veya lise mezununa bile yaptırabilecekleri (kısaca okulu okumanın gerekli olmaması), Türkiye'de genellikle çalıştırmak içim değil de ezmek için personel alınması gibi nedenlerden dolayı bu seçeneği eledim gibi. Ama kendimi tok satıcı gibi satabilirim. Şu an CV hazırlıyorum. Hazırladığım CV'yi yurtdışı için kullanmayı düşünüyorum ama Türkiye'de de şansımı deneyebilirim.

Yurtdışında da iş başvuruları yapmayı düşünüyorum. Bu iş başvurularını yaparken ilk akla gelen ABD, İngiltere, Almanya, Kanada, Avustralya gibi aşırı gelişmiş ülkeler yerine Filipinler, Malezya gibi geri kalmış ya da BAE, Malta gibi fazla ilgi görmeyen ülkeleri seçeceğim. Çünkü rakiplerimin az ve daha az donanımlı olmasını istiyorum.

Son seçenek de freelance iş yapmak veya pasif gelir elde etmek için mobil uygulama gibi internet sitesi gibi şeyler yapmak. Bunun içinde ufaktan ufaktan çalışmalara başladım. Bir tane basit bir uygulama geliştirdim. Ama Play Store'a yükleyemedim. Çünkü Play Store'a uygulama yüklemek için developer hesabı açmak lazımmış ve bu hesabı açarken de Google 25 Amerikan doları para istiyor. Uygulamayı Kodular İo isimli siteden yaptım. İlerleyen zamanlarda bu konu hakkında daha fazla çalışmam olacağını düşünüyorum. Özellikle son zamanlarda Python çalışmaya öncelik verdim ve Python'da baya ilerledim. Python bilgimi paraya dönüştüreceğim zamanlar yakındır bence. 

10 Nisan 2022 Pazar

Taiyou no Ouji: Horus no Daibouken 1968 Anime

 

KÜNYE:

Tip: Film

Tür: Macera, Dram

Yayınlanma Tarihi: 21 Temmuz 1968

Stüdyo: Toei Animation

Süre: 1 saat 22 dakika


Tanıtım: 

Bir balıkçının oğlu olan Horus, bir gün, kurtlar tarafından kovalanır. Horus, kurtlara karşı kendini savunurken dev bir kaya, Horus ve kurtlar arasındaki savaşın sesleri yüzünden uyanır. Bu dev kaya ile arkadaş olan Horus, kayaya saplanmış “Güneşin Kılıcı”nı bulur. Ancak Horus’un babası ansızın vefat eder ve ölmeden önce Horus’a, doğdukları köyü ve şeytani büyücü Grunwald’ı anlatır. Horus, babasının anlattıkları üzerine, kuzeye, doğduğu kasabaya doğru yolculuğuna başlar. Burada, dünyayı ele geçirmeyi planlayan şeytani Grunwald’e karşı savaşı başlar. Tüm bunların yanısıra Horus, Hilda adında ardında korkunç bir sırrı saklayan genç, güzel ama yalnız bir kızla arkadaş olur.

(Tanıtım TurkAnime.TV'den alıntıdır. Onlarda başka bir yerden almış mıdır bilmiyorum.)


Önemli Notlar:

İsao Takahata ve Hayao Miyazaki'nin önemli görev üstlendikleri ilk animedir.

İsao Takahata, Taiyou no Ouji: Horus no Daibouken animesinin yönetmenliğini üstlenirken, Hayao Miyazaki de key animatörlüğünü (Anahtar animatör) üstlenmiştir.

Bazı kişilere göre Studio Ghibli'nin temelleri bu animede atılmıştır.

Toei Animation stüdyosunun anime filmleri 1960'lı yıllarda sekiz aylık yapım süresine sahipken bu anime üç yıllık bir yapım sürecine sahiptir.

Anime bir Aynu halk hikayesine dayanmaktadır. Ama yapıldığı yıllarda Japonya'daki siyasi ortam nedeniyle İskandinav hikayesi olarak değiştirilmiştir.


Değerlendirmem:

Bir çok açıdan ilkleri barındırdığı için bu animeyi herkesin izlemesini tavsiye ederim. Bir nevi Studio Ghibli'nin ilk animesi niteliğinde bir anime.

Konu çok hızlı işleniyor. Aksiyonun fazla olduğu bazı olaylarda animasyon yerine hareketsiz resimler (sahneler / ekranlar) kullanılmış. Hikaye Studio Ghibli animelerine göre oldukça çocukça. Biraz da müzikal havasında bir anime ki bu yüzden bazı kişilerin hiç hoşuna gitmeyebilir.. Bu animenin kötü yanları olarak bunlar sayılabilir. 

İyi yanları da var tabii. yapıldığı yıla göre bence kilometre taşı niteliğinde bir anime. Yine de kötü yanı daha çok olduğu için MAL'da 6.50 gibi düşük sayılabilecek bir puan almış.